9 haziran 2010. Bir tesadüf eseri tanıştık seninle- sen ağabeyimin arkadaşıydın. Her gününüzü birlikte geçirmeniz ikimiz için de akıla gelmez şeyleri getiriyordu gelecekten.
İlk tanıştığımızda nereden bilecektikki bir zaman gelecekte bir-birimizden kopamayacağız… Kim derdi ki, birimiz aşık olacağız, birimiz yalanlarımızla sevgimizi zehirleyeceğiz.
Bunu hiç kimse bilmiyordu, bilemezdi…
Tanıştık… Önceleri pek fazla samimiydik seninle… Umarım hatırlıyorsundur. Her şey çok güzeldi…
5 temmuz 2010. Samimiyetimizin yükseldiği gün ve senin için ilk defa ağladığım gün…
Neden ağladım o gün, biliyor musun? O gün ilk defa seni kaybetme korkusunu hiss ettim içimde. Seni bir daha göremeyeceğimden korktum o gün…
Aslında boşunaymış bu korku. Biz seninle daha neler neler yaşayacakmışız da haberimiz yokmuş…
O gün bütün ümidimi kaybettim. Senden hoşlanıyordum. bakışlarında sanki sen de benden hoşlanıyormuşsun gibi bir duygu sezdim. O gün hem yaşadım, hem öldüm. Bir kaç günü acıyla, sızıyla geçirdim. Fakat 5 gün sonra….
Yorumlarınız Bizim İçin Değerlidir.